1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sanatçılardan Böhmermann'a destek

13 Nisan 2016

Alman komedyen Jan Böhmermann'a Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında yazdığı şiir nedeniyle soruşturma açılmasıyla ilgili tartışmalar sürüyor. Sanatçı ve ünlüler Böhmermann'a destek verdi.

https://p.dw.com/p/1IUiF
Deutschland Jan Böhmermann
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/H. Galuschka

Alman hükümet sözcüsü Steffen Seibert Berlin'de yaptığı açıklamada, hükümetin Alman Ceza Yasası'nda kısa vadede bir değişiklik yapılması halinde dahi Böhmermann'ın Erdoğan'a yönelik şiiriyle ilgili olarak mutlaka bir karar vereceğini söyledi. Seibert bu konuda sabırlı olunması gerektiğini kaydetti. Seibert ayrıca Alman hükümetinin basın, sanat ve düşünce özgürlüğü konusunda bir karar vermeyeceğinin de altını çizdi. Türkiye Alman Ceza Yasası'nın, 'yabancı devlet adamına hakaret' suçunu düzenleyen maddesi uyarınca Böhmermann hakkında dava açılması için sözlü nota vermişti.

Sanatçıların açıklaması

70 sanatçı ve ünlü isim, Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkındaki şiiri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Alman ikinci televizyon kanalı ZDF sunucusu Jan Böhmermann'a destek verdi. Die Zeit gazetesinde yayımlanan açıklamayı imzalayanlar arasında ünlü oyuncular Matthias Brandt, Jan Josef Liefers, Christian Ulmen ve Katja Riemann'ın yanı sıra, sunucu Klaas Heufer-Umlauf, Joko Winterscheidt, piyanist Igor Levit ve Yunanistan eski Maliye Bakanı Yannis Varoufakis de bulunuyor. Açıklamada, 'Jan Böhmermann'ın Erdoğan'a yönelik şiirine dair eleştirilerin yeri ülkedeki gazetelerin kültür-sanat sayfalarıdır, Mainz'daki mahkeme salonu değil' denildi.

Açıklamada sanatın, sanatçıların ortaya koydukları eserler hakkında suç duyurusunda bulunulup bulunulmayacağına kafa yorarak, oto sansüre gideceği ya da sansürleneceği bir ortamda yapılamayacağı belirtildi. Sanatçı ve ünlüler ayrıca 'yabancı devlet adamına hakaret' suçunu düzenleyen Alman Ceza Yasası'nın 103. maddesinin kaldırılmasını da talep etti.

Alman yayıncılardan '103. madde silinsin' talebi

Alman gazete yayıncıları da Böhmermann hakkında soruşturma açılan Alman Ceza Yasası'nın 103. maddesinin kaldırılmasını talep etti. Gazete Yayıncıları Birliği (VDZ) Başkanı Stephan Scherzer yaptığı açıklamada, 'hakaret konusunda medeni hukuk yollarına da başvurulabilir' dedi. Scherzer basın özgürlüğü konusunda kaygılı olduklarını ifade etti.

Sosyal Demokrat Parti de dün yaptığı açıklamada, 103. maddenin silinmesi gerektiğini belirtmişti. Parti Meclis Grup Başkanı Thomas Oppermann, 103. maddenin köhnemiş bir madde olduğunu söyleyerek, silinmesi önerisinde bulunacaklarını kaydetmişti.

Deutschland Parteien CSU-Generalsekretär Andreas Scheuer
Andreas ScheuerFotoğraf: picture-alliance/dpa

Scheuer'den Erdoğan'a sert sözler

Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Sekreteri Andreas Scheuer Berlin'de yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya toplumundaki havayı etkilememesi konusunda uyarıda bulundu. Scheuer, Türkiye'nin bu konudaki etkisiyle bağlantılı olarak Jan Böhmermann'ın yeni programının iptal edilmesi ve sunucuya polis koruması tahsis edilmesinin 'kabul edilemez' ve 'düşündürücü' olduğunu söyledi. Hristiyan Sosyal Birlik Partili politikacı açıklamasında ayrıca Böhmermann'ın şiirinin başarılı bir mizah olmadığını ve kötü bir tarzda olduğunu da vurguladı. Scheuer Erdoğan'ın tavrının ise basın ve düşünce özgürlüğü konusunda 'arızalı bir yaklaşım içinde olduğunu' gösterdiğini savunarak, 'Böhmermann vakası Erdoğan'ın Almanya'daki vatandaşları etkilemeye devam etme stratejisine yol açmamalı. Bu durum toplumsal gerginlikleri ve çok radikalleşmeyi beraberinde getirebilir' dedi.

Thorsten Schäfer-Gümbel
Thorsten Schäfer-GümbelFotoğraf: picture-alliance/dpa

Schäfer-Gümbel: Türkiye'nin tavrı mizaha dönüştü

Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkan Yardımcısı Thorsten Schäfer-Gümbel Federal hükümetin Türkiye'nin Böhmermann hakkında dava açılması talebine olumsuz yanıt vermesi gerektiğini belirtti. Schäfer-Gümbel, 'Türk hükümetinin tavrı artık bir mizaha dönüştü. Anlamsız suçlamaların arkasından gitmemeliyiz' dedi. Sosyal Demokrat Partili politikacı basın ve düşünce özgürlüğünün beğeni ile ilgisinin olmadığını, tam tersine vazgeçilmeyecek bir temel hak olduğunu kaydetti ve 'Mizah, ülkemizdeki siyasi kültür ve açık toplumda siyasi yaşamın bir parçası. Bu savunulmak zorunda' dedi.

©Deutsche Welle Türkçe

Reuters/afp/dpa/DW, HT/NH