NZ: Suriye'de jeostratejik zaferin sahibi Putin
29 Ocak 2018Nürnberger Zeitung yorumunda Türkiye'nin Afrin ve çevresindeki askeri harekatından kazançlı çıkacak olanın Kürtler değil, Rusya Devlet Başkanı Putin olacağı görüşünü savunuyor:
"Kürtlerin provoke etmediği, uluslararası hukuk çiğnenerek Suriye'ye düzenlenen askeri harekât ile Türkiye pandoranın kutusunu açmış oldu ve şimdiye kadar savaş ortamından uzak kalmış olan Suriye'nin son kara parçasını da savaşla kapladı. Ülkenin kuzeyinde ve doğusunda Amerikalıların kara gücü olarak IŞİD'e karşı savaş kazanmış olan Kürtler bu kanlı oyunun mağlubudur. Kendi devletlerini kurma ümidi beslemiş olan Kürtler tek başına bırakılmıştır. Jeostratejik zaferin sahibi ise Vladimir Putin'dir. Rusya Devlet Başkanı, rakip Amerika'yı bölgeden savmış, himayesi altındaki Esad'ın zafere ulaşmasına yardımcı olmuş ve Rusya'nın Ortadoğu'daki nüfuzunu önümüzdeki dönem için garanti altına almıştır. Putin'in en büyük zaferiyse Menbiç'te Türk ve Amerikan birliklerinin karşı karşıya gelmesi durumunda NATO'nun parçalanmasının elle tutulur bir biçimde yakınlaşmasıyla mümkün olabilir.”
Emder Zeitung ise Türkiye'nin askeri harekâtını Kürtler açısından irdeliyor:
"Kürtler bir kez daha dünya kamuoyu tarafından kepaze bir biçimde tek başına bırakıldı. IŞİD'e karşı mücadelede olduğu gibi, yararlı oldukları sürece kabul gördüler. Ama görevlerini yerine getirdikten sonra bir kenara bırakıldılar. Şu anda dünya kamuoyu NATO üyesi Türkiye'nin Kürt bölgelerini bombalayışını kılı kıpırdamadan izliyor. Erdoğan'ın birlikleri karayolu üzerinden de ilerliyor - Alman tanklarıyla. Burada feci olan, Kürtlerin kendilerine destek olacak herhangi bir ittifak ortaklarının olmaması. Tam tersine, Kürtler çok eski dönemlerden beri büyük politikaların oyuncağı olmuştur. Bu sorunun çözümü ancak bir Kürt devletinin kurulmasıyla mümkün. Ancak bu hedef bugün her zaman olduğundan daha da uzak."
Almanya’daki emisyon skandalında insanların denek olarak kullanıldığının ortaya çıkması üzerine hükümet, söz konusu şirketlerden açıklama talebinde bulundu. Stuttgarter Zeitung ve Süddeutsche Zeitung gazetelerinin ortak haberine göre Volkswagen, Daimler ve BMW şirketleri, sağlıklı insanlar üzerinde kısa süreli zararlı gaz solunumu deneyi yaptırdı. Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi yorumunda Alman otomotiv endüstrisine yükleniyor:
"Alman otomotiv endüstrisi, egzozlardan çıkan gazların insan vücudu üzerindeki etkisini ölçmek üzere sipariş ettiği ve de güvenilir olmayan araştırmalar ile hakkında çıkan eleştirilere yanıt verebileceğini düşünerek tam anlamıyla kendini rezil rüsva etti. Hayır, aslında kendini rezil rüsva eden, bir araştırma ülkesi olan Almanya. Siyaset ne süreyle belli bir sektörün çoğu kez gerçeklere ulaşmanın tam tersi yönünde hedefler güden halkla ilişkiler manevralarını sineye çekmek zorundadır? Bilim dünyasının bir bölümü otomotiv sanayisinin stratejik hedefleri doğrultusunda kullanılıyor ve bu endüstriyel-siyasi güç de üstün konumunu haklı bazı eleştirileri görmezden gelmek ve modernizasyon politikalarını kendi istediği biçimde yönlendirmek üzere devreye sokuyor.”
Stuttgarter Zeitung gazetesi ise yeni skandalın otomotiv branşına büyük bir darbe indireceği görüşünde:
"Maalesef bir kez daha otomotiv endüstrisine bağlı kimi üst düzey yöneticilerin ya da onlara yakın lobicilerin etik pusulalarını kaybettiklerinden yola çıkmak durumundayız. Volkswagen şirketinde dizel skandalı çerçevesindeki hilekarlıklar ile başlayan ve izin verilenden çok daha yüksek düzeyde zararlı gaz emisyonu değerlerinin saptandığı otomobiller ile devam eden skandal şimdi maymunlar ve insanlar üzerinde yapılan testler ile yeni ve tahmin edilemeyecek bir düzeye gelmiş durumda ki bu durum otomotiv sektörüne çok sert bir darbe indirecektir.”
ÇA/BÜ/CÖ
© Deutsche Welle Türkçe