Mısır'da denge sağlanamıyor
3 Mart 2014Mısır'da Hazım El Biblavi'nin başbakanlığındaki geçici hükümet geçen hafta istifa etmişti. Başbakan El Biblavi istifa nedenini belirtmediği gibi, arkasında da hiç iç açıcı bir tablo bırakmadı.
Mısır'daki sorunların bir kaç hafta ya da ay içerisinde düzeltilebilmesi çok da yakın bir ihtimal gibi görünmüyor. Erlangen Üniversitesi öğretim üyesi ve 'Ortadoğu odağı' adlı blog sayfasının kurucusu Christian Wolff, ülkenin ekonomik anlamda gelişme gösteremediğini söylüyor. Wolff'a göre bunun nedeni Mısır'ın sosyal piyasa ekonomisine yabancı olmasının yanı sıra, yolsuzlukla mücadelede de ilerleme kaydedememiş olması.Wolff “Mısır'da demokrasinin temel koşulu olan siyasi kültür eksik. 1954 yılından bu yana otoriter bir düzende yaşandı ve bu siyasi üslup içselleştirildi” diyor.
Muhalefet baskı altında
El Biblavi'nin çözüm bulamadığı sorunlardan bir diğeri de devlet kurumları tarafından muhalif düşünceye sahip kişilere uygulanan şiddet. Buna en yakın örnek, Eski Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin devrilmesinden sonra, Mursi sempatizanı yaklaşık bin 300 kişinin güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu hayatını kaybetmesi oldu.
Yalnızca Mursi sempatizanları değil, laik kesimler de bu şiddetten payına düşeni alıyor. Ocak 2011'de sokaklara çıkarak Hüsnü Mübarek'in devrilmesini sağlayan 6 Nisan Hareketi kurucularından aktivist Ahmet Maher ya da blog yazarı Ala Abdül Fettah da geçen kasım ayından beri tutuklu. Hükümet, kasım ayında çıkardığı yeni gösteri yasasıyla eylemleri bastırmak için farklı önlemler alabilme yetkisine kavuştu.
Ülkedeki önemli sorunlardan biri de basın özgürlüğü. Şu anda El Cezire haber kanalında çalışan 20 gazeteci hakkında terörist bir basın ağı kurmak suçundan davalar yürütülüyor. Uluslararası Af Örgütü, davaların basının ülkedeki geleceğini belirleyeceği konusunda uyarıda bulundu.
'İş dünyası yeni düzene ayak uyduracak'
Diğer yandan işverenler ise ordudan umutluydu. Hatırı sayılır sayıda iş adamı Mübarek zamanında ülkedeki gidişatı eleştirmekten çekinmemişti. Satın aldıkları televizyon kanalları ve gazeteler sayesinde bu düşüncelerinin yayılmasını da sağlıyorlardı. Zaten Mısır basınına bir bakış, hangi medya grubunun hangi siyasi görüşe daha yakın durduğunu göstermeye yetiyor.
Siyaset bilimci Christian Wolff iş adamlarının yeni sisteme ayak uydurmaya çalışacaklarını belirterek "Onlar da şimdiden yeni konumlarını belirliyorlar. Ve tabii ki yine güce yakın olan tarafa doğru kayacaklar Mısır'da güç orduda olduğuna göre, onlar da Genelkurmay Başkanı El Sisi'ye yakın duracaklar. Eski lider Nasır zamanında da aslında yönetim ordu tarafından yönetiliyordu. Ordu başlı başına bir ekonomi faktörü hatta başlı başına bir sanayi. Ordu ayrıca tüm toplumu da etkisi altında bırakıyor ve bu güç pozisyonunu tabi ki kolay kolay başkalarına kaptıracak değiller. Ne yeni kapitalist elitlere ne de Müslüman Kardeşlere daha yakın olan orta sınıfa" şeklinde konuşuyor.
En çok etkilenen genç nesil olacak
Mısır Genelkurmay Başkanı Abdulfettah El Sisi'nin bu potansiyelini nasıl kullanacağı ilerleyen zamanla belli olacak. Şu ana kadar cumhurbaşkanlığı seçimleri için herhangi bir tarih kesinleşmiş değil. Seçimler yapılıp, tekrar istikrar sağlanana kadar El Sisi'nin ülkeyi nasıl yöneteceği merak konusu. Siyaset bilimci Christian Wolff seçimin yapılıp yapılmayacağının dahi belli olmadığını belirtirken, genç neslin hayal kırıklığına uğrayacağını belirtiyor: "Verdikleri kavgayı kaybetmiş olmanın hüsranıyla yetişen yeni bir nesil var. İşsizlik sorunu ya da kendilerine saygı duyulması için sokaklara dökülen gençler hiçbir şey değiştiremedikleri yetmezmiş gibi, sorunların da değişmediği gerçeğiyle karşı karşıyalar."
© Deutsche Welle Türkçe
Kersten Knipp / Nalan Sipar
Editör: Başak Özay