"Riskli bölgeye tatile giden sonucuna katlanmalı"
28 Temmuz 2020Alman basınında "riskli ülkeler"den gelişte uygulanan testin zorunlu hale getirilmesi ve Yargıtay'ın "unutulma hakkı"na dair kararı ile ilgili yorumlar öne çıkıyor.
Berliner Zeitung gazetesinde yer alan yorumda, "Riskli bölgelerden gelip de koronavirüs testini reddedenlere nasıl güveneceğiz? Bu kişilerin tüm kurallara uyarak iki hafta evde kalacağından nasıl emin olabiliriz?" soruları yöneltiliyor. Yorum şöyle devam ediyor:
"Başka türlüsünün getirisi yok. Koronavirüs testleri zorunlu hale gelmek zorunda ki ancak o şekilde bütün halkın korunması mümkün olacaktır. Şimdiye kadar testlerin zorunlu hale gelmesi bireylerin özeline müdahale olacağı iddiasıyla reddediliyordu. İyi de her birey yeni enfeksiyon zincirlerine yol açıyorsa bu özel değildir. Test, insanlardan beklenmesi mümkün olan bir kısıtlama. 11 Eylül saldırılarından sonra da havalimanlarındaki güvenlik kontrollerine alışmıştık."
Der neue Tag gazetesi de Almanya'da havalimanlarında, sınırlar ve tren garlarında koronavirüs testleri yapılmasının zorunlu kılınmasını destekleyen bir yoruma yer veriyor.
"Tatil başlayalı şunun şurasında üç gün oldu. Eğilim: Çoğunluk için durum kötü sonuçlanacağa benziyor. Buna karşı yardım edecek tek şey zaruriyet. havalimanları, garlar ve hudutlarda test tatilden dönen herkese zorunlu hale gelmeli. Ve riskli bölgelerden gelenlere karantina da zorunlu olmalı. Zorunluluk elbette bireylerin kişilik haklarına müdahale demek, ancak bütün insanların korunması göz önünde bulundurulduğunda meşru. Koronavirüs sadece bir hata yapmamızı bekliyor. Pandemi döneminde yurt dışına seyahat etmek çok büyük bir hata."
Kölner Stadt-Anzeiger ise Almanya'ya tatilden dönenlerin testin masrafını da üstlenmesi gerektiğini savunuyor.
"Sağlık Bakanı Spahn'ın testleri ücretsiz yapacağını duyurması hiç de anlaşılır değil. Bakan bu kararı alırken neden-sonuç ilişkisine bakmalıydı. Risk bölgesine gitmeye karar veren biri sonuçlarına da katlanmalı. Bu durumda da koronavirüs testinin masraflarını üstlenmeli. Böylesi bir uygulama hem attığın adımın sorumluluğunu taşımak, hem de toplumsal dayanışma için gerekli."
Ludwigshafen'de yayımlanan Rheinlandpfalz gazetesindeki yorumda ise Almanya'da Yargıtay'ın dün "unutulma hakkı" konusunda verdiği kararı konu alıyor. Yargıtay, internette unutulma hakkıyla ilgili açılan iki davadan birinde, kamuoyunun bilgi alma hakkının kişisel verilerin korunması hakkından üstün olduğuna hükmetmiş, başvuru sahibinin "unutulma hakkı" talebini geri çevirmişti.
"Avrupa Adalet Divanı'nın verdiği ve deyim yerindeyse yepyeni bir temel hakkı yoktan var ettiği o unutulmaz kararın üzerinden tam altı yıl geçti. Unutulma hakkı dediğimiz bu hakkın var olması iyi. Ancak böylesi bir hak da elbet sınırsız değil. İnternet çağında da insanlara hatalarını ve yanlışlarını geride bırakıp, onlara yeni bir fırsat tanınması gerekli. Yoksa insanların yeni başlangıçlar yapması imkansız. Peki bir hatanın zaman aşımına uğraması için gerekli olan zaman nedir? Yargıtay somut bir olay üzerinden baktı ve dedi ki: Bu olayda 9 sene zaman aşımına yeterli değildir."
dpa / ETO,BK
©Deutsche Welle Türkçe