Kansere karşı doğal mucize
12 Şubat 2010Amerikalı bilim insanları, çeşitli yiyeceklerin kansere karşı etkisini mercek altına aldı. Massachusetts merkezli Angiogenesis Vakfı'nın araştırmasında özellikle kırmızı şarap ve bitter çikolatanın kanser hücreleri ile aktif bir şekilde savaştığı ve hücrelerin çoğalmasını engellediği belirtiliyor. Araştırmaya göre kırmızı üzüm, bitter çikolata, yaban mersini, sarımsak, soya ve çeşitli çaylar vücudu beslemekle kalmıyor, aynı zamanda kanser hücrelerinin mukavemetini kırabiliyor.
Üç öğün kemoterapi
Angiogenesis Vakfı Başkanı araştırmacı William Li besin maddelerini kanserle mücadeledeki etkilerine göre sınıflandırdıklarını belirterek, belirli kimyasal maddeleri içeren besinlerin, tümörlere kan akışını keserek yok olmasına yol açtığını kaydetti. “Yediklerimiz günde üç öğün kemoterapi anlamına geliyor” diyen Li, Harvard Tıp Fakültesi'nin yaptığı bir araştırmaya da atıfta bulundu. Bu araştırma, haftada birkaç kez pişmiş domates yiyen erkeklerde prostat kanserine yakalanma riskinin yüzde 30 ila 50 oranında azaldığını ortaya koyuyordu. William Li, “Etrafımızda sürekli bir tıbbî devrim yaşanıyor. Eğer bulgularımızda haklıysak bunun tüketici bilincinde, gıda üretimi, halk sağlığı ve hatta sigorta sisteminde etkileri olabilir” diye konuştu.
'En az ilaç kadar etkili'
Kanser hücrelerine kan akışının kesilmesi temeline dayalı olarak piyasada on kadar ilaç bulunuyor. Yapılan araştırmada piyasada ruhsatlı ilaçlarla, maydanoz, şaraplık üzüm, üzümsü taneli meyveler ve diğer besin maddelerinin etkisi karşılaştırıldı. Araştırmacılar besin maddelerinin kansere karşı en az ilaçlar kadar etkili olduğu bulgusuna ulaştı. Besin maddelerinin birlikte alınması durumunda etkinin daha da güçlendiği görüldü.William Li, herkesin pahalı kanser ilaçlarını alacak parası olmadığına dikkat çekerek, beslenmeye dayalı tedavinin pek çok insan için tek çözüm yolu olabileceğini vurguladı.
Mucize besinler yağı da eritiyor
Araştırmaya göre kanserle savaşan besinlerin bir başka özelliği daha var: Vücuttaki yağı eritmeleri. Yağ tabakası, var olabilmek için kan akışına muhtaç olduğundan sözkonusu besinlerin içerdiği kan akışını etkileyen maddeler yağın erimesine yol açıyor. Yapılan testler, genetik olarak tombul farelerin normal fare boyutuna inebildiğini gösteriyor.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/AFP, BK/AŞ