"Tatlı" hayat
2 Ocak 2013Filistinlilerin geçen kasım ayında Birleşmiş Milletler’de “gözlemci ülke” statüsü kazanmasının ardından İsrail yönetimi misillemede gecikmedi. İsrail yönetimi 2 bin 600’ü Givat Hamatos, bin 200’ü Gilo ve bin 500’ü Ramat Şlomo’da olmak üzere Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da yeni konutlar inşa edeceğini açıkladı.
Yeni yerleşim bölgelerinin uzun zamandır planlandığını söyleyen İsraillilere göre, konut projesinin Birleşmiş Milletler kararından sonra açıklanması sadece bir tesadüf. Bu konutların uluslararası hukuk kurallarına göre hiçbir yasal dayanağı bulunmasa da İsrail yerleşim politikasından geri adım atmaya niyetli değil.
Nitekim İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak geçtiğimiz günlerde de Ariel yerleşim bölgesindeki yüksekokulun üniversiteye dönüştürüldüğünü duyurdu. Batı Şeria’da işgal bölgelerinden biri olan Ariel’de eğitim dâhil her alanda kararları ordu veriyor. İsrailli insan hakları örgütü B’tselem’in basın sözcüsü Sarit Mihaeli şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Bu da devam eden süreçte İsrail’in attığı adımlardan biri. Hükümetlerimiz ‘Yeşil Hat’ sınırlarını bulanıklaştırma çabası içinde. İsraillileri, İsrail topraklarında ya da askerlerin kontrolündeki işgal bölgelerinde yaşamak arasında bir fark olmadığı konusunda ikna etmeye çalışıyorlar.”
Cazibe merkezine dönüştürülüyor
İsrail son yıllarda yerleşim bölgelerinin genişletilmesine büyük meblağlarda yatırım yaptı. Bu yatırımların karşılığını alabilmek için de bu bölgeler kimsenin karşı koyamayacağı birer cazibe merkezine dönüştürülüyor. Zira İsrail’de hayat koşulları giderek pahalanıyor.
“Oralarda daha büyük ve daha iyi evlerde yaşanabilmesi ilgi uyandırıyor. Çünkü bunun karşılığında daha az para ödeniyor. Yerleşimcilere ucuz ipotek, kolay ödeme seçenekleri ve vergi kolaylıkları sunuluyor” diyen Sarit Mihaeli, yerleşimcilerin tümümün Akdeniz’den Ürdün’e kadar uzanan büyük İsrail hayali kuran fanatik dinciler olmadığına da dikkat çekiyor.
Tel Aviv yakınlarındaki Ramat Gan’da yaşayan 29 yaşındaki Gilli Paran okuduğu Samarya Üniversitesi’ne gitmek için her gün yollara düşüyor. Ariel’de yüksekokuldan üniversitesiye dönüştürülen Samarya’da işletme eğitimi alıyor. Gilli Paran okuluyla ilgili şunları söylüyor:
“Seminerlere katılan öğrencilerin sayısı daha az ve burası iyi bir donanıma sahip. Üniversiteye çok iyi bir yatırım yapılmış.”
İsrail yönetiminin yerleşim politikasına dolaylı olarak verdikleri destek ne Gilli Paran’ı ne de arkadaşlarını rahatsız ediyor. Onlar için ödedikleri ucuz öğrenim harcı daha önemli. Paran okuluna yılda 2 bin 600 euro ödeme yapıyor.
Tel Aviv'de kiralar tırmanışta
Bu yerleşim bölgelerindeki hayat, gençler için kiraların giderek tırmandığı Tel Aviv’deki yaşam standartları sunularak çekici hale getiriliyor. İşgal altındaki bölgelerde yaşayan yaklaşık yarım milyon kişinin her türlü ihtiyacı karşılanıyor ve İsrail yönetimi bu yerleşim yerlerini genişletmeye devam ediyor. İsrail’in bu politikası da bölgede uzlaşma sağlanmasını giderek zorlaştırıyor.
Bu bölgelerdeki yaşam standartlarının daha da yükseleceğini tahmin eden Gilli Paran, "Eğer burada bir daire satın alacak olursam, ileride de burada yaşamayı düşünebilirim. Bunu ihtimal dışı bırakmıyorum, çünkü Ariel yaşamak için iyi bir yer” diyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Florian Mebes, Hülya Köylü Schenk
Editör: Ercan Coşkun