'İstifa ilk adım'

Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, 63 yaşındaki Alman iç istihbarat teşkilatı Başkanı Heinz Fromm’un istifasını kabul etti ve görev süresi bitmemesine rağmen kendi isteği ile ay sonunda emekliye ayrılacağını belirtti. Ancak Almanya’daki muhalefet partileri bu istifanın daha yüksek mertebedeki sorumluların koltuğunu koruyabilmesi için ödenen bir bedel olduğunu düşünüyor ve skandallara yol açan hatalar zincirinin açıklığa kavuşmasına hiçbir yararı olmadığını savunuyor.

"Başarısızlığın sorumluluğunu üstlendi"

Yeşiller Partili politikacı Hans-Christian Ströbele, Alman iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın içinde bulunduğu krizi şöyle özetliyor: “Bu krizin derinliğini tahmin etmek çok güç. Bu çok ciddi bir kriz çünkü iç istihbarat teşkilatının en önemli görevlerinden birinde başarısız olduğu tamamen açık bir gerçek. Sayın Fromm istifa ederek çok büyük bir suçu tek başına yüklendi. Ama ben bu istifayı ya da onun yerine kullanılması tercih edilen görev süresi dolmadan emekli olma talebini, hataların hesabının verilmesine ilişkin yapılan ilk adım olarak görüyorum. Fromm, teşkilatın tüm başarısızlığının fiili ve siyasi sorumluluğunu üzerine aldı.”

Neonazi cinayetlerini yıllarca ortaya çıkaramayan Anayasayı Koruma Teşkilatı, kasım ayından bu yana tartışmaların odağında bulunuyor. Geçtiğimiz hafta da teşkilatın Neonazi terör örgütü ile bağlantılı ve aşırı sağ içindeki muhbir ağına ait bilgileri içeren bazı arşiv bilgilerini, cinayetlerin ortaya çıktığı 2011 yılının kasım ayında imha ettiği ortaya çıkmıştı. Federal İçişleri Bakanlığı, teşkilatın konuya ilişkin ilk raporunu perşembe gününe kadar değerlendirmek istiyor. İçişleri Bakanı Friedrich’in aynı gün Federal Meclis’i konuya ilişkin bilgilendirmesi ve Heinz Fromm’un da Neonazi cinayetlerini aydınlatmak amacıyla kurulan Federal Meclis'teki araştırma komisyonunda tanık olarak dinlenmesi bekleniyor.

"İtalyanlar bilgilendirmiş"

Arşiv bilgilerini imha etme skandalının ardından, Alman güvenlik birimlerinin, cinayetlerde aşırı sağ olasılığını ciddiye almamasıyla ilgili yeni bir iddia daha gündeme geldi. Berliner Zeitung gazetesinin haberine göre, İtalyan istihbarat teşkilatı AISI, 2003 yılında Anayasayı Koruma Teşkilatı’nı Almanya’da aşırı sağcı bir terör ağı oluşumuna dair bilgilendirmişti. Avrupa'daki Neonazilerin 2002 yılının kasım ayında Belçika'nın Waasmunster kentinde buluştuklarını ve bu toplantıda Avrupalı militan Neonazi ağının varlığından söz edildiğini bildirmişti. Habere göre, Alman ve İtalyan Neonazilerin Avrupalı olmayanların iş yerlerine saldırı düzenleme konusunda görüştükleri de bildirilmişti.

Yeşiller Partisi Meclis Grubu Başkanı Renate Künast, Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın hâlihazırdaki görünümünü şöyle değerlendiriyor: “Biliyoruz ki, kısa bir süre önce ortaya çıkan arşiv bilgilerinin imha edilmesi, iç istihbarat teşkilatında yapılmış tek bir hata değil. Bu belgeler bir kez değil uzun bir süre imha edildi. Bununla birlikte muhbir ve haber elemanları gibi kişilere ait düzensiz ve muğlak bilgiler bulunuyor. Yani kesinlikle tertipsiz bir devlet kurumu söz konusu.”

"Kontrol mekanizması oluşturulmalı"

Sosyal Demokrat Parti, Yeşiller ve Sol Parti, hatalarla dolu Neonazi cinayetleri soruşturmasının tamamen açıklığa kavuşturulması ve istihbarat servislerinde önemli reformların yapılmasını talep ediyor. Berlin Hür Üniversitesi’nden aşırı sağ konusunda uzman öğretim görevlisi Klaus Schröder’e göre de aksi takdirde Alman iç istihbarat teşkilatı inandırıcılığını tamamen kaybeder. Schröder, Heinz Fromm’un istifasının yeterli olmadığını, bunun ötesinde iç istihbarat teşkilatındakileri politikacılar ve halk için şeffaf konuma getirecek bir kontrol mekanizması oluşturulması gerektiğini vurguluyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Günther Birkenstock / Çeviri: Başak Demir

Editör: Nihat Halıcı