Almanya Başbakanı Angela Merkel'in telefonunun NSA tarafından dinlendiğinin ortaya çıkması, iki ülke ilişkilerinde soğuk rüzgârların esmesine neden olmuştu. İki ülke arasında casusluk faaliyetlerini sınırlandıran bir anlaşma için çalışmaların ağır aksak yürümesi üzerine Alman Federal Meclisi dün konuyla ilgili bir özel oturum düzenledi. ABD Başkanı Barack Obama’nın istihbarat çalışmaları ile ilgili reform planlarını cuma günü açıklaması bekleniyor. Ancak Obama’nın talimatıyla kurulan uzmanlar komisyonunun raporu, reform planlarıyla ilgili net bir işaret vermiyor.
“Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA’in değişmesi gerek.” Başkan Barack Obama’nın talimatıyla oluşturulan uzmanlar komisyonunun üyeleri bu konuda hemfikir. "Değişen Dünyada Özgürlük ve Güvenlik" başlıklı 308 sayfalık raporu hazırlayan beş uzman da devletin gözetleme faaliyetlerinin sınırlandırılmasını savunuyor. Ancak söz konusu reformların güvenliği zayıflatacak gelişmelere yol açmaması gerektiğini de özellikle vurguluyorlar.
Anayasa hukukçusu Cass Sunstein, “En önemli odak noktalarımızdan biri istihbarat birimlerimizin, yapmaları gerekeni yapabilme becerilerinin korunması. Ve bizim önerdiğimiz 46 maddeden hiçbiri bizce bu beceriyi tehlikeye atmıyor. Bunu vurgulamak gerek” diyor.
Sunstein, hazırladıkları raporun NSA’i tahrip etme değil, daha iyi bir şekilde muhafaza etme amacı taşıdığını da vurguladı. Obama’nın talimatıyla kurulan komisyon, raporunu aralık ayında Beyaz Saray’a sunmuştu. Amerikan dış istihbaratı CIA’in eski başkan yardımcısı Michael Morell, raporun pek çokları tarafından yanlış anlaşıldığını belirtiyor:“Medyanın bir bölümü ve Amerikan halkının geniş kesimlerinde komisyonun gerçekte NSA programını tamamen bitirmeyi tavsiye ettiği gibi yanlış bir izlenim uyandı. Bizim yaptığımız bu değildi. Biz uygulamayı, yaklaşımı değiştirme tavsiyesinde bulunduk.”
Uzmanların tavsiyeleri arasında NSA’in dinleme faaliyetlerini yurtdışında da sınırlandırması ile askerî istihbaratın başına, Senato’nun oyları da dikkate alınarak bir sivilin getirilmesi bulunuyor. Uzmanlara göre en önemli değişiklik önerisi ise NSA’in vatandaşlara ait telefon ve internet verilerini gelişigüzel topladığı meta verileri programını ilgilendiriyor. Bu programın varlığı, eski NSA çalışanı Edward Snowden’ın ifşa ettiği bilgiler sonucunda ortaya çıkmıştı. Morell programı eleştirenlerin haklı olduğunu, programın şimdiye kadar terör saldırılarının önlenmesinde büyük bir rol oynamadığını kabul ediyor.
Anayasa hukukçusu Sunstein de çeşitli riskleri göz önünde bulunduran bir yönetim anlayışını savunuyor: “Öncelikle ulusal güvenlik riskleri. Ama aynı zamanda kamuoyunun güveni, özel alan, ekonomik değerler ve demokratik bir yönetim açısından da tehlikeler var.”
Kongre ikiye bölündü
Uzmanlar hükümetin veri toplama alanından çekilmesini, verilerin telekomünikasyon şirketleri gibi üçüncü taraflarca belirli bir süreliğine toplanarak ihtiyaç halinde kullanılmasını istiyor. Ancak Kongre bu konuda ikiye bölünmüş durumda. Vatandaş hakları savunucularına göre bu sadece kozmetik bir düzenleme. Parlamento İstihbarat Komisyonu’nun eski üyelerinden uzun yıllar CIA’de çalışmış olan Fred Fleitz, sonuçta reform maddelerinin büyük bölümünün Kongre'den geçmesi gerektiğine işaret ediyor.
Fleitz, “Kongre’de kızgınlık hâkim. Meta veriler programını durdurup belli bazı NSA uygulamalarına katı sınırlar getirilmesini isteyen sağ ve sol politikacılar arasında enteresan bir ittifak var. Çünkü bunun Amerikan vatandaşlık hakları açısından gerekli olduğunu düşünüyorlar. Ancak NSA programını durdurmadan programın iyileştirilmesi ve çekincelerin giderilmesini öngören yasal düzenleme konusunda da Senato İstihbarat Komisyonu’nda partiler üstü çok güçlü bir birlik var” şeklinde konuşuyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Antje Passenheim / Beklan Kulaksızoğlu
Editör: Ercan Coşkun