Genç kızların sanal taciz korkusu
26 Kasım 2010Merkezi Almanya'nın Mannheim kentinde bulunan Südwest, JIM adı verilen araştırma kapsamında 1998 yılından bu yana 12-19 yaşları arasındaki gençlerin bilgisayar ve diğer medya araçlarıyla ilişkilerini araştırıyor.
Her yıl telefonla yaklaşık bin gence bu konuda sorular yönelten Südwest'in 13'üncü JIM araştırmasına göre, gençlerin yüzde 46'sı internette zamanını sohbet ederek, elektronik posta göndererek ya da Skype gibi programların başında geçiriyor.
Araştırma, internet kullanımının yıllar süren hızlı tırmanışın ardından bir doyum noktasına ulaştığını da gösteriyor. Buna göre, günlük kullanım süresi ortalamada 138 dakika. İnternet kullanımında ilk sırada sosyal paylaşım ağları, elektronik posta ve sohbet yazılımları, ikinci sırada video ve müzik var. Bunları internet oyunları ile arama motorları üzerinden yapılan aramalar izliyor.
İnternette nelerden korkuyorlar?
Gençler arasında internetle ilgili en büyük korku kaynağı yüzde 44'le dolandırıcılık. Bunu yüzde 42'yle virüs yazılımları, yüzde 28'le veri güvenliği ve yüzde 25'le sanal taciz takip ediyor.
Araştırmaya katılan her dört kişiden biri, arkadaş çevresinde daha önce internete sızdırılan fotoğraflar ve bilgiler nedeniyle gerginlik yaşandığını kaydediyor.
Genç kızların bu tip sanal tacizlere maruz kalma oranı erkeklerden daha fazla. Özellikle 18 ila 19 yaşları arasında sanal tacizlere daha sık rastlanıyor.
SchülerVZ, Facebook'a karşı
Araştırmada, Almanya'da 12-19 yaş grubu arasında sosyal paylaşım platformu SchülerVZ'in hala yüzde 53'lük kullanım oranıyla liderliğini koruduğu belirtiliyor. Ancak yılbaşından bu yana Facebook, SchülerVZ'e önemli bir rakip konumuna geldi. Facebook kullanıcılarının oranı yüzde 6'dan yüzde 37'ye yükseldi.
Öte yandan artık genç kullanıcılar bilgilerinin güvenliği konusuna daha fazla kafa yoruyor. Geçtiğimiz yıl kullanıcıların yarısı kişisel bilgilerini sadece onayladıkları şahısların görebilmesine izin veren güvenlik ayarları kullanıyordu. Bu yıl kullanıcıların üçte ikisinin kişisel bilgilerine kendilerinden onay almadan ulaşılamıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/dpa BE/HK