Güneş enerjisinde kriz
26 Mart 2014Almanya'da güneşli günlerin sayısında bir değişiklik olmadığı halde güneş enerjisi branşında şiddetli dalgalanmalar yaşanıyor. Bir zamanlar dünya piyasasının öncüsü konumundaki şirketler birer birer iflasa yuvarlanıyor. Bu durum iş piyasasına da yansıyor. Federal İstatistik Enstitüsü'nün rakamlarına göre 2012 yılından bu yana 10 bin 200 iş pozisyonu yok oldu. Güneş paneli üreticilerinin yaklaşık 2 milyar euro olan toplam cirosu da 2013'te yarıya düştü.
Güneş Ekonomisi Federal Birliği'nden Carsten Körnig bu gidişatın tersine döneceğini tahmin ediyor: “Diğer ülkelerde enerji dönüşümü yükselişte. Asya'da, Çin ve Japonya'daki sevindirici gelişmeler, güneş enerjisi piyasasını son yıllarda ikiye katladı. ABD de son derece sevindirici bir artış görüyoruz.”
Çinli şirketler ciddi rakip
2013'te dünyada yaklaşık 36 gigavatlık kurulum yapıldı. Piyasa araştırma şirketi NPD Solarbuzz uzmanları bu yıl yaklaşık 49 gigavatlık kurulum yapılacağını tahmin ediyor. Peki, Alman güneş enerjisi branşı bundan kâr edebilecek mi? Güneş ışınlarını euroya çevirmek söz konusu olduğunda kimse Almanların eline su dökemez. Enerji dönüşümü çerçevesinde Alman hükümeti güneş panellerini destekliyor ve bu da şirketlerin cirosuna olumlu yansıyor. Ama öte yandan uluslararası şirketler de bu alanda şansını deniyor. Tüketici, güneş panelini kimin ürettiğini önemsemediği için Çinli şirketler bu alanda mantar gibi bitmeye başladı. Çin devletinin bu şirketlere ek destek sunması da Çinli şirketlerin Almanlar karşısında ciddi bir rakip haline gelmesini sağladı.
Sonuç, aşırı üretim ve fiyatların düşmesi oldu. Birçok Alman güneş enerjisi firması maliyeti karşılayamayor. Bunlardan biri de Bonn'daki Solarworld. Şirketin kurucusu Frank Asbeck henüz kapıya kilit vurmamış olsa da geçen yaz firmasında yeniden yapılandırmaya gitti. Mart ayında da şirket, Bosch'un güneş enerjisi bölümünü satın aldığını duyurdu. Solarworld böylece güneş enerjisi branşında Çin dışındaki en büyük üretici konumuna gelmeyi hedefliyor.
Maliyeti düşürmek için büyümek
Witten Herdecke Üniversitesi öğretim üyesi Andre Schmidt ise buna şüpheyle yaklaşıyor:“Büyüyen dünya piyasalarında güneş panellerine olan talebin arttığını görüyoruz. Ama öte yandan Almanya'daki endüstri dallarında yüksek maliyet masrafı dezavantajı var. Solarworld, şirketi büyüterek maliyet masraflarını düşürmeyi hesap ediyor, ama bu hesabın tutup tutmayacağını kimse söyleyemez.”
Aralık ayından beri yürürlükte olan ceza gümrükleri Çin'den Avrupa pazarına gelen ucuz mallar karşısında Avrupalı şirketlere rekabet edebilme fırsatı sunuyor. ABD de ucuz ürünlere karşı piyasasını yeniden düzenledi. Ne var ki güneş panellerine asıl talep Avrupa'da değil Amerika ve Asya pazarlarında.
Teknik açıdan ABD önde
Alman şirketleri diğer branşlarda teknik sayesinde Asyalı şirketlere karşı yarışı önde götürse de güneş panellerinde bu avantajdan yoksunlar. Kamuoyu yoklamaları bu konuda en önemli faktörün fiyat olduğunu gösteriyor. Zira güneş panellerinin teknik açıdan iddialı bir yanı bulunmuyor. Öte yandan geride kalan 8 yıl boyunca sübvanse edilen nispeten güvenli Alman pazarına yaslanmaları da Alman şirketlerinin bir başka dezavantajı. Araştırma geliştirme faaliyetlerinin bu sırada ihmal edilmiş olması da işin bir başka boyutu.
Öğretim üyesi Andre Schmidt, Amerikalıların bu alanda daha başarılı olduklarına dikkat çekerek şunlar söylüyor: “Her şeyden önce Amerikan firmaları, güneş enerjisinden daha çok verim alma noktasında daha yeni ve etkin teknolojiler geliştirmek bakımından Alman güneş endüstrisinden daha başarılı. Asyalı rakip firmalar karşısında yüzde 30'luk bir maliyet dezavantajımız var, Amerikalılar karşısında bu, yüzde 20. Bununla birlikte Alman güneş paneli üreticileri cirolarının en fazla yüzde 2,5'ini araştırma geliştirmeye yatırırken dünyada bu ortalama yüzde 5 ila yüzde 7 arasında.”
©Deutsche Welle Türkçe
Insa Wrede / Ercan Coşkun
Editör: Hülya Schenk