1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

FED’den 1,2 trilyon dolarlık sürpriz karar

Sema Emiroğlu / New York (Deutsche Welle) 19 Mart 2009

Amerikan Merkez Bankası, uzun vadeli hazine tahvilleri almak ve ev kredisi borcu alma programını genişletmek yoluyla, finans sistemine toplam 1 trilyon doların üzerinde para pompalayacağını açıkladı.

https://p.dw.com/p/HFGs
Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke
Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben BernankeFotoğraf: AP

Amerikan Merkez Bankası (FED), dün ekonomiyi canlandırma çabalarını büyük ölçüde arttırdı ve sürpriz bazı kararlar aldı. Banka, uzun vadeli hazine tahvilleri almak ve ev kredisi borcu alma programını genişletmek yoluyla, finans sistemine toplam 1 trilyon doların üzerinde para pompalayacağını açıkladı.

Kredi akışını yeniden sağlamak için önümüzdeki altı ay içinde 300 milyar dolarlık uzun vadeli hazine tahvili alacağını duyuran Merkez Bankası, İngilizce’de “mortgage” olarak adlandırılan ev kredisi tahvillerinin alımını da genişletti ve 750 milyar dolarlık daha ev kredisi tahvili alacağını açıkladı. Böylece ABD Merkez Bankası’nın toplam tahvil alım miktarı 1,25 trilyon dolara ulaşacak.

Merkez Bankası iki günlük toplantı sonunda yaptığı açıklamada, ana faiz oranını da beklendiği gibi sıfır ile çeyrek arasında tutmaya devam edeceğini belirtti.

Deflasyon konusundaki endişelerin altını çizen banka, ekonominin geçen ayki toplantıdan bu yana kötüleşmeye devam ettiğini kaydetti. Banka açıklamasında, “ekonominin yeniden canlanmasını teşvik etmek ve fiyat istikrarını korumak için elindeki bütün araçları kullanacağını” vurguladı.

Borsaya doping

Açıklamadan sonra Amerikan borsasında hükümet tahvilleri ve hisse senetleri hızla yükselirken dolar düştü.

ABD Merkez Bankası, dün açıkladığı sürpriz önlemlerle, ev kredilerine uygulanan faizler de dahil, faiz oranları düşürerek, ekonomik faaliyetlerin artmasını teşvik etmeyi amaçlıyor ve böylece, yanlış yatırımlar ve ödenemeyen borçlar altında ezilen mali sisteme yardımcı olmayı hedefliyor.

Bu önlemler, Merkez Bankası’nı, normalde para piyasasını kontrol etmek için yaptığı kısa dönemli hazine tahvili alıp satmak yerine, uzun dönemli tahvillerin alıcısı haline getiriyor ki, buna ABD tarihinde oldukça ender rastlanıyor. Banka, en son 1960'larda uzun dönemli faizleri etkileyecek adımlar atmıştı ve o zaman kısa dönemli faiz oranlarını yükselterek, uzun dönemli faiz oranlarını düşürmeye çalışıyordu.

Alternatif yöntemler

Şimdi, kontrolü altındaki ana faiz oranını hemen hemen sıfıra düşürmüş olan Merkez Bankası, ekonomiye yön verebilmek için alternatif yöntemlere başvurma ihtiyacı duyuyor ve ekonomiye daha fazla para pompalayabilmek için tahvil ve hisse senetleri satın alıyor.

Ancak bazı gözlemciler, bankanın dün açıkladığı önlemlerin, Doların değerini düşürebileceği ve ilerisi için enflasyon ortaya çıkrabileceği uyarısında bulunuyorlar. Nitekim son haftalarda Euro ve Yen'e karşı değer kaybeden Dolar, dün de düşüşüne devam etti, buna karşılık altın fiyatları yükseldi.