050911 BVG Euro-Klage
6 Eylül 2011
Başta Yunanistan olmak üzere, iflasın eşiğine gelen Euro bölgesi ülkeleri için oluşturulan paketin kaderi 7 Eylül'de belli olacak. Zira euro kurtarma paketi Almanya'da mahkemelik. İflasın eşiğindeki Euro Bölgesi ülkeleri için oluşturulan şemsiyenin AB kurallarına uygunluğu ve meclisten geçirilme süreci ile ilgili daha önce de tartışmalar yaşanmıştı.
Kurtarma paketi mahkemelik
Almanya'da Hrıstiyan Sosyal Birlik Partili Peter Gauweiler ve beş ekonomi profesörü, kurtarma şemsiyesinin AB antlaşmalarına ve Alman anayasasına aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Davacılar, hükümetin tasarıyı büyük baskı yaratıp alelacele gündeme alarak federal milletvekillerinin serbest karar verme hakkını kısıtladığını savunuyor. Davacılardan Ekonomi Profesörü Joachim Starbatty ‘'Hükümetlerin uygulamaya koydukları bu kararlar, meclisin bütçeye ilişkin egemenlik hakkını ihlâl ediyor. Parlamentonun eli kolu bağlanıyor. Euro Bölgesi'ni ve euroyu korumak adına, bütçeye ilişkin temel egemenlik hakkını parlamentonun elinden almak, Avrupa'nın gelişimi düşüncesi ile bağdaşamaz’’ diye konuşuyor.
''Amaç euroyu devirmek''
Yeşiller Partisi'nin Meclis Grubu Avrupa Politikaları Sözcüsü Manuel Sarrazin, Profesör Joachim Starbatty’nin 1990’lı yıllarda da euro para biriminin kullanılmasına karşı dava açtığını ve sonuç alamadığını hatırlatarak, davacıların asıl amacının euroyu devirmek olduğunu iddia ediyor. Sarazzin, Anayasa Mahkemesi’nin kurtarma şemsiyesine yönelik olumsuz bir karar vermesini beklemiyor ve şunları kaydediyor: ‘'Siyasette çoğunluk, hemen harekete geçilmesi, aksi takdirde hayatî önemde sonuçların doğacağı görüşündeydi, hâlâ da aynı fikirde. Bu siyasi bir karar ve kanaatimce Anayasa Mahkemesi de bundan kuşku duymayacak, daha ziyade meclis ve hükümetin karar vermeden önce yeterli bilgiye sahip olup olmadığı ve Federal Meclis’in yetkilerinin korunup korunmadığı konusuyla meşgul olacak.''
Tartışmalı devlet tahvili satışı
Davacıların endişelerinden biri de Avrupa Merkez Bankası’nın Euro krizi karşında izlediği politika. Davacılar, Avrupa Merkez Bankası'nın borçlu ülkelerin devlet tahvillerini satışa sunarak tehlikeli bir yol izlediğini öne sürüyor. Profesör Startbatty, ''Hastalıklı devlet tahvillerini satışa çıkarmakla Avrupa Merkez Bankası aslında devlet borçlarını piyasaya sürüyor. Yani devlet borçlarını finanse etmek için para basıyor. Bu uzun vadede enflasyona ve finansal varlıkların değer kaybetmesine neden olacak bir hareket'' şeklinde konuşuyor.
''Karar, Euro kurtarma şemsiyesinin sonu olabilir''
Peki ya Alman Anayasa Mahkemesi euroyu kurtarmak adına bugüne kadar alınan tedbirleri, anaysaya aykırı bulursa ne olur? Bu soruyu Yeşiller Partisi'nin Avrupa Politikaları Sözcüsü Manuel Sarrazin şöyle yanıtlıyor: ‘’Bu fiilen Euro kurtarma şemsiyesinin sonu anlamına gelir ve çok geniş kapsamlı etkileri olur. Ama ben Anayasa Mahkemesi'nin bu yönde bir karar alacağını sanmıyorum.’’
Avrupa Birliği hukuku uzmanı Ingolf Pernice de böyle bir kararın ortaya çıkarabileceği kötü sonuçlara dikkat çekiyor ve ‘’Mahkeme tüm kurtarma tedbirlerini geçersiz kabul etse bile, bu uygulamada çok fazla bir şey değiştirmez. Çünkü uluslararası yükümlülükler her şeyden önce gelir. Ve mahkemenin konuyu anayasaya aykırı bulması, bu yükümlülükleri ortadan kaldırmaz. Gerçi böyle bir karar, malî piyasalar ve euronun geleceği için korkunç bir şey olur ama bunun etkisi sadece siyasidir, hukukî değil. Çünkü çyle ya da böyle uluslararası hukuka ilişkin anlaşmalara riayet edilmesi gerekiyor’’ diye konuşuyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Daphne Grathwohl / Çeviren: Başak Demir
Editör: Beklan Kulaksızoğlu