1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ensarioğlu hakkında takipsizlik kararı

24 Kasım 2020

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca "terör" soruşturması kapsamında dün ifadesi alınan eski AKP milletvekili Galip Ensarioğlu hakkında takipsizlik kararı verildi.

https://p.dw.com/p/3lkat
Galip Ensarioğlu
Galip EnsarioğluFotoğraf: DHA

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu hakkında, "silahlı terör örgütünün propagandasını" yapmak suçlamasından soruşturma başlattı. Soruşturmayı yürüten Terör Suçları Soruşturma Bürosu, Adalet ve Kalkınma Partisi 24'üncü ve 26’ncı dönem Milletvekili Galip Ensarioğlu’nu "şüpheli" sıfatıyla ifadeye çağırdı. Dün Diyarbakır Adliyesi’ne giden Ensarioğlu, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı’na hakkındaki iddialarla ilgili ifade verdi.

Bugün de Galip Ensarioğlu hakkında takipsizlik kararı verildi.

Karar sonrası DW Türkçe'ye konuşan Ensarioğlu şunları söyledi:

"Neticede bizim örfümüzde vardır, taziyeye gideriz. Yaptığım işten pişman değilim. Bu suç değil. Biri üstüne vazife almış soruşturma açmış. Takipsizlik kararı olması gereken şey zaten. Soruşturma açan yanlış açmış. Her şeye bakıp dava açılmaz. Bir şey suçsa suçtur, değilse değildir. Ona bakıp dava açılır. Her sosyal medyada yazılana dava açılmaz."

Takipsizlik kararının gerekçesinde ise, "Soruşturma dosyası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yetkisizlik kararı ile Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca tüm dosya kapsamında yapılan incelemede atılı suç yönünden kamu davası açmaya yeterli delil olmadığından kovuşturma yapılmasına yer olmadığı yönünde karar verilmiştir" denildi.

Halen AKP üyesi olan Ensarioğlu’na, Irak'ın Şengal bölgesinde IŞİD ile savaşırken hayatını kaybeden bir YPG üyesinin 2015 yılında Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde düzenlenen taziyesine katılıp katılmadığı ve ne amaçla katıldığı sorulmuştu. 

"CİMER’e şikâyet etmişler"

Soruşturma ile ilgili, hakkında takipsizlik kararı verilmeden önce DW Türkçe’nin sorularını cevaplayan Ensarioğlu, 2015 yılında Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde düzenlenen bir taziyeye katıldığını söylemişti. Bir arkadaşının oğlunun 2015 yılında IŞİD ile çatışmada hayatını kaybettiğini ifade eden Ensarioğlu, o taziyeye katılıp bir tweet attığını söylemişti. Attığı tweetin sosyal medyada konu olduğunu ifade eden Ensarioğlu, "Örgüt mensubunun cenazesine giden siyasetçi söz konusu olunca sosyal medyada sürekli konu oldu. Bu durumu CİMER’e (Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) de yazmışlar. Kemal Kılıçdaroğlu’nun da bu konuda bir açıklaması vardı. Ona verdiğim cevap da sosyal medyada çok konu edilmişti. Savcılık bu konuda bir soruşturma açmış" demişti.

"O dönem PYD terör örgütü ilan edilmemişti"

Sorgu sırasında kendisine, "Terörist cenazesine gittiniz mi, gitmediniz mi?" sorusunun sorulduğunu söyleyen Ensarioğlu, "Gittiğimi söyledim. Cenazeye gitmek, o örgütü veya o eylemi meşru gördüğün anlamına gelir. Ama ben cenazeye değil taziyeye gittim. Taziyede aileye başsağlığına gidilir, ailenin acısı paylaşılır. Örfümüzde, geleneklerimizde bu vardır. Her ne sebeple ölürse ölsün, geleneklerimize göre ailesine başsağlığına gidilir. Taziyeye gitmek örfümüzün gereğidir. Cenazeye katılmak ise o eylemi, o örgütü olumlamak anlamına gelir. Ben hiçbir cenazeye katılmadım,  ancak taziyelere de belirttiğim sebeplerle gittim. Ben taziyelere gittiğimde 2015 yılıydı, PYD, Türkiye Cumhuriyeti tarafından terör örgütü ilan edilmemişti. O zaman 2 bin 700 PYD yaralısının Urfa, Antep, Ankara'daki hastanelerde tedavi edildiği dönemdi. 3 bin 500 ton gıdanın Kobani’ye gönderildiği, peşmergelerin ağır silahlarla Kobani'ye gittiği dönemdi. Diğer taraftan cenazeye katılmakla, taziyeye gitmek arasında fark var. Taziyeye gitmek örfümüzün gereğidir, cenazaye katılmak o örgütü veya eylemi sahiplenmek anlamına gelir" diye konuştu.

Felat Bozarslan

© Deutsche Welle Türkçe