1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dinlemeler istihbarat savaşı mı?

2 Eylül 2014

Son dönemde üst üste gelen, Türkiye'nin dinlendiği ile ilgili haberler Ankara'da Alman-Amerikan istihbarat savaşı olarak değerlendiriliyor. Ankara, konuyu NATO gündemine taşıyacak.

https://p.dw.com/p/1D57V
Fotoğraf: imago/Christian Ohde

Alman dış istihbarat servisi BND’nin Türkiye’yi dinlediği yönündeki haberlerin ardından Amerika ile İngiltere’nin de Türkiye konusunda aynı eylemde bulunduğunun ortaya çıkması, Ankara’da devletin üst kurumlarında büyük yankı buldu. Alman istihbarat birimleriyle biraraya gelmeye hazırlanan Türk istihbaratının, ABD ve İngiltere ile de 'yeni anlaşmalara' gitmesine dönük hazırlıklar yapılıyor. “Teknik kapasitesi olan herkes birbirini dinliyor. Herkes bunu anladı” diyen Türk Dışişleri kaynakları, “ABD ile Almanya arasındaki istihbarat savaşının kimseyi etkilememesi için NATO nezdinde girişimlerimizi artırdık” diyor.

BND’nin Türkiye’yi dinlediği haberiyle birlikte Ankara-Berlin hattında yaşanan diplomatik trafiğin kapsamı ABD ve İngiltere’ye doğru genişledi. Almanya’ya “Yaptığınız dostluğa sığar mı? Bize bunu açıklayın” diye çıkışan Ankara, önümüzdeki günlerde Alman istihbaratı ile Türk istihbarat birimlerinin aynı masaya oturup, karşılıklı güven tazelemesini beklerken, İngiltere ile ABD'nin de dinleme konusunda Almanya’dan geri kalmadığını görmenin sarsıntısını yaşıyor.

'Herkesin bildiği gerçek'

Türk diplomatik kaynaklar, “Aslında hepimizin bildiği bir gerçek var. Teknik kapasitesi olan herkes birbirini dinliyor. Ama bu dinlemelere karşı katı kurallara çok büyük ihtiyaç var. NATO bu konuda gerekeni yapacaktır. Çünkü burada sözkonusu olan sadece Türkiye’nin değil, NATO’nun güvenliğidir” diyor. İşte bu yüzden Ankara kulislerinde, BND’yle ilgili haberden sonra İngiltere ve ABD'yle ilgili dinleme haberlerine karşı Türkiye’nin çok da ‘yüksek sesli’ bir kavgaya girişmediği konuşuluyor. Türk diplomatik kaynaklar; “Burada asıl kavgayı NATO yapacaktır. Türkiye de bu kavgada NATO müttefiklerinin ellerindeki hiçbir istihbaratı kullanamayacağını anlatacak, dinleme için harcanan bütün enerji uçup gidecektir” diyor.

'NATO bu savaşı durdurmak zorunda'

Peki, dinleme haberleri neden üst üste geldi? Türk Dışişleri’nde yapılan değerlendirmelere göre, bu durumda Almanya ile ABD arasındaki istihbarat savaşları doğrudan rol oynuyor. Türk diplomatik kaynaklar, “Dünya, önce ABD'nin Almanya’yı dinlediği haberleri ile sarsılmıştı. Almanya da şimdi ABD'nin dinleme konusunda neler yaptığını deşifre etmek için olayın üstüne gidiyor. İki ülke de birbirinin yaptığını minimalize etmeye çalışıyor. Ancak bu savaş, NATO müttefiklerini zora sokmuştur. NATO, bu savaşı durdurmak zorundadır” diyor.

Aynı kaynaklar, dinleme iddialarının yeni olmadığına dikkat çekerken, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in İngiltere tarafından dinlendiği haberlerinin ardından İngiltere ile yapılan değerlendirmelerde ‘tekrarının yaşanmayacağı’na dair alınan güvencenin de ihlal edildiği bilgisinin NATO ile paylaşıldığını vurguluyor. BND olayının ardından da dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier ile konuştuğunu ve karşılıklı bir anlayış birliğine ulaşıldığını hatırlatan Türk diplomatik kaynaklar, “ABD, İngiltere ve Almanya kendini temize çıkarmak zorundadır. Onlarla müttefiklik ilişkimiz büyük zarar görmüştür. NATO, Türkiye’nin girişimleriyle bu konuyu hep sıcak gündeminde tutacaktır” diyor.

Bir yandan da; Türk istihbaratının tıpkı Alman istihbaratı ile olduğu gibi Amerikan ve İngiliz istihbaratı ile de temas kurup, biraraya gelmesi ve dinlemeler konusunda yeni anlaşmalara gitmelerinin gündemde olduğu belirtiliyor. Diplomatik kaynaklar bu anlaşmalar konusunda “Önce hükümetler arası güven tazelenecek, sonra da istihbarat servisleri belli bir düzen içinde çalışmaya başlayacak. Ama bu biraz uzun bir sürece işaret ediyor” diyor.

'Dinleme bitmez'

Uluslararası dinlemeleri araştıran bilişim uzmanı Erdal Aksünger de, dinleme haberleriyle ilgili Deutsche Welle’ye değerlendirmelerde bulunurken; Edward Snowden adlı Amerikan casusunun Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu’yla ilgili açıklamalarının ardından tüm dünyanın ‘birbirini dinlediği’ konusunda ‘açık bir bilginin' ortaya çıktığına dikkat çekiyor ve “Büyük kulak Amerika’nın işleriyle ilgili yeni bilgiler birbirini takip edecektir. Çünkü artık uluslararası stratejiler bu doğrultuda belirleniyor” diyor. “Evet, ortada ciddi bir sorun var. Yasadışı dinlemelere karşı müeyyidelerin artırılması gerekir” diye konuşan Aksünger, Türkiye’nin Ortadoğu’da dönen politikaların ortasında olduğu sürece dinlemelere takılmasının da ‘kaçınılmaz olacağını’ vurguluyor.

Aksünger, “Uluslararası toplum, kendince yaptırımları artıracaktır ancak Türkiye de, karşı önlemlerle kendini korumaya çalışacaktır. Bugün yaşadığımız tam bir siber savaştır. Dinleme bitmeyecek, istihbarat savaşları kesilmeyecek, NATO da sürekli güvenlik tehdidi algısını yenileyecektir. Türkiye, artık bu konulara daha çok kafa yormak zorundadır” diyor. ‘Dinleme’ gerçeğinin diplomaside de yeni kapıları araladığını belirten Aksünger, “Eski diplomatik yazışmalar, notalar, hükümetlerin kavgaları geride kaldı. Bilinen gerçeklere karşı da çok bağırmak olmaz. Bugün; Ankara’nın tavrını böyle anlamak gerekir” değerlendirmesini yapıyor.

ABD'nin Türkiye’yi dinlediğine ilişkin haberlerin ardından Türk Dışişleri, Amerikan Büyükelçiliği yetkilileriyle Türk Dışişleri’nde bir görüşme yaptıktan sonra yazılı bir değerlendirmede bulunmuş, ABD'nin tüm dinleme faaliyetlerine son vermesini istemişti.

© Deutsche Welle Türkçe

Hilal Köylü / Ankara