1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Binali Yıldırım: Diyarbakır’a desteğinizi istemeye geldim

6 Haziran 2019

AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, seçime sayılı günler kala Diyarbakır’a geldi. “Kürtlerin desteğini istemeye” geldiğini söyleyen Yıldırım’ın “Kürdistan” ifadesi kullanması dikkat çekti.

https://p.dw.com/p/3JzhX
Fotoğraf: Privat

Binali Yıldırım: Kürtlerin oyu kimsenin cebinde değil

İstanbul’daki Kürt oylarının 23 Haziran seçimlerinin sonucunu etkileyeceğinin konuşulduğu bugünlerde Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım Diyarbakır’a ziyaret gerçekleştirdi. Yıldırım’ın ziyareti, İstanbul seçimlerinde Kürtlerin desteğine olan ihtiyaç ve 31 Mart seçimi öncesi siyasetçilerin kullandığı sert üsluba karşılık gönül alma gezisi olarak değerlendirildi. Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanlığı önünde partililere hitap eden Yıldırım, sürpriz bir şekilde "Kürdistan” ifadesi kullandı. Sur ilçesinde Yıldırım’a yoğun ilgi gösterildi, zaman zaman izdiham yaşandı. DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Yıldırım, "Kürt seçmenin oyunun kimsenin cebinde” olmadığını söyledi.

"Pekaka” yerine "Pekeke”

Yurt gezileri kapsamında Sivas ve Erzincan’dan sonra Diyarbakır’a gelen Binali Yıldırım, Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanlığı önünde partililere seslendi. Konuşmasının başında vatandaşların bayramını Kürtçe kutlayan Yıldırım, Diyarbakır’da yapılan hizmetleri anlattı. Yıldırım, Sur ilçesinde meydana gelen "hendek” olaylarından bahsederken, PKK için genellikle devlet yetkilileri ve güvenlik güçlerinin kullandığı "Pekaka” ifadesi yerine, bölgedeki insanların çoğu gibi "Pekeke” ifadesini kullanması dikkat çekti. İstanbul’da 250 bin civarında Diyarbakır doğumlunun yaşadığını söyleyen Yıldırım, "destek istemeye” geldiğini belirtti.

Binali Yildirim, den letzten und Ex-Ministerpräsidenten der Türkei und AKP Kandidat für Istanbul-Wahlen
Fotoğraf: Privat

Kürdistan ve Lazistan ifadeleri

Bu ülke üzerinde, operasyon yapmaya kalkanlara prim vermediklerini söyleyen Yıldırım, konuşmasında sürpriz bir şekilde "Kürdistan” ifadesi kullandı. Yıldırım, “İstiklal mücadelesini başlatırken, Ankara'da Büyük Millet Meclisi'ni toplayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün davet ettiği millet temsilcileri arasında Kürdistan mebusu da, Lazistan mebusu da vardı, Anadolu'nun her tarafından temsilci vardı. Bizi birbirimizden ayırmaya çalışanlara, bizim kardeşliğimizi bozmak isteyenlere asla prim vermeyeceğiz ” dedi.

Daha sonra DW Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Binali Yıldırım, bayram tatili nedeniyle İstanbul’daki vatandaşların çoğunun Anadolu’ya gittiğini belirterek, “Biz de müşteri neredeyse kampanya orada dedik. İstanbul’da yaşayan, ancak Anadolu'da bayramını geçirmek isteyen vatandaşlarımıza bayram ziyaretine geldik” diye konuştu.

“Kürtlerin oyu kimsenin cebinde değil”

"Her seçim sürecinde Kürt vatandaşların oyunu masaya koyup, pazarlık yapanlar olduğunu” belirten Yıldırım, "hiç kimsenin Kürt vatandaşlar adına racon kesemeyeceğini” söyledi. "Kürtlerin oyunun kimsenin cebinde” olmadığını ifade eden Yıldırım. “Kürt vatandaşlarımdan her zaman destek gördüm, İstanbul seçimlerinde de gördüm, 23 Haziran'da daha fazla destek göreceğimi düşünüyorum. Çünkü geçtiğimiz 17 yılda biz bölgeye çok hizmet ettik. Teröre rağmen, onlara inat yaptık. Terör örgütü PKK sadece Kürtlerin değil, bütün ülkenin düşmanı. Buranın kalkınmasını geciktiren, insanların yatırım yapmasını engelleyen örgüt PKK'dır. PKK Kürtleri mi temsil ediyor? Maalesef öyle bir şey yok. Ancak acı çekmelerine sebep oluyor. Terör örgütünün bölge insanı gibi bir derdi yok. Ama bölgenin de, Türkiye'nin PKK, FETÖ, DEAŞ sorunu var. Kürt seçmenler üzerinden hesap yapmak, onların oylarını, desteğini pazarlamayı gayet yakışıksız buluyorum. İnanıyorum ki İstanbul’da yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımız bize gereken desteği verecektir” dedi.

Binali Yildirim, den letzten und Ex-Ministerpräsidenten der Türkei und AKP Kandidat für Istanbul-Wahlen
Fotoğraf: Privat

Canlı yayına ilişkin açıklama

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Ekrem İmamoğlu ile çıkacakları canlı yayına ilişkin görüşmelerin sürdüğünü ifade eden Yıldırım, CHP Genel Başkanı’nın da adaylarına izin verdiğini söyledi. Yayının nerede yapılacağı ve kimlerin görev alacağına ilişkin iki parti arasında görüşmelerin sürdüğüne dikkat çeken Yıldırım, "Kim olursa olsun, benim açımdan fark etmez. Kimi istiyorsa ona razıyım. Buradan çağrı yapıyorum, herhangi bir sınırlama yok.”

Sur’da yoğun ilgi

Daha sonra tarihi Sur ilçesine gitmek üzere yola çıkan Yıldırım’ın konvoyunun tüm kırmızı ışıklarda durması dikkat çekti. Sur ilçesindeki Gazi Caddesi’nde esnaf ve vatandaşlarla buluşan Yıldırım, burada halkın yoğun ilgisi ile karşılaştı. Yıldırım’ı görmek ve konuşmak isteyen vatandaşlar, zaman zaman izdihama yol açtı. Bu sırada bazı vatandaşlar, “İmamoğlu’na inat Kürtler seni başkan yapacak” diye bağırdı. Yıldırım’ı gören bazı kadınlar ise cezaevlerinde bulunan çocukları için af çıkarılmasını istedi. Özellikle gençler ve kadınlar, yoğun ilgi gösterdikleri Binali Yıldırım ile fotoğraf çektirmek için birbirleriyle yarıştı.

“Kapımız herkese açık”

Yıldırım’ın gezdiği Gazi Caddesi’ndeki bazı esnaflar, kendisine destek verdiklerini söylerken, bazıları da İstanbul seçimlerinin kendilerini ilgilendirmediğini ve asıl dertlerinin ekonomi olduğunu ifade etti.

Gazi Caddesi’nde dönercilik yapan 40 yaşındaki Bülent Gündeş, İstanbul seçimlerinin kendilerini bağlamadığını, ancak Binali Yıldırım’ın gelmesini "iyi” olarak değerlendirdiklerini ifade etti. Gelen herkese kapılarının açık olduğunu söyleyen Gündeş, “Bizim için bir sıkıntı yok. Herkes gelebilir” dedi.

Gazi Caddesi’nde esnaflık yapan 35 yaşındaki Kamuran Kaya da önemli kişilerin her zaman Diyarbakır’a gelmesini istediğini söyledi. Erdoğan’ın ve İmamoğlu’nun da gelmesini isteyen Kaya’ya göre, İstanbul’un yolu Diyarbakır’dan, Kürt halkından geçiyor.

Binali Yildirim, den letzten und Ex-Ministerpräsidenten der Türkei und AKP Kandidat für Istanbul-Wahlen
Fotoğraf: Privat

Diyarbakır'da, Binali Yıldırım’ın ziyaretini destekleyenler kadar desteklemeyen insanlar da vardı. Ulu Cami önündeki alanda çay içen 45 yaşındaki Şevket Altaş, AKP’nin sadece ihtiyacı olduğu zaman Kürtleri hatırladığını dile getirdi.  Altaş’a göre İstanbul’daki Kürt seçmenler Binali Yıldırım’a oy vermeyecek. Altaş bunu da "31 Mart seçimleri öncesi AKP ve MHP yetkililerinin kullandığı sert dile” bağlıyor. İstanbul seçimlerinin Diyarbakır’ı ilgilendirmediğini söyleyen Altaş, bu ziyaretleri samimi bulmadığını ifade etti.

“Kürt oylarında radikal bir değişiklik olmaz”

Peki, Yıldırım’ın ziyareti İstanbul seçimlerinde Kürt oylarını etkiler mi? Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Doçent Doktor Vahap Coşkun’a göre Kürt oylarında radikal bir değişiklik olmayacak.

"AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın 31 Mart seçimlerinden önce Kürtlere karşı çok sert bir söylem oluşturduğunu” söyleyen Coşkun, bu dilin Kürtlerde kırgınlığa neden olduğu görüşünde. "AKP’nin, Kürt oylarının belirleyiciliğinin farkında” olduğunu belirten Coşkun, İstanbul'da muhafazakâr Kürt seçmenin ikna edilmesi için çaba sarf edildiğini, diğer yandan da Kürtlere karşı kullanılan dilin değiştiğini göstermek için Diyarbakır'a ziyaret gerçekleştirildiğini söyledi.

“Kürt karşıtı dil Cumhur ittifakına kaybettirdi”

31 Mart öncesi kullanılan Kürt karşıtı dilin, büyükşehirlerde AKP'nin seçim kaybetmesindeki en önemli nedenlerden biri olduğunu düşünen Coşkun, "Kürt oylarının diğer tarafa kaymasını, Cumhur İttifakının büyükşehirleri kaybetmesindeki en büyük etken olarak” değerlendirdi. Coşkun, AKP’nin bunu gördüğünü ve politika değişimine gittiğini dile getirdi. "AKP’nin genel olarak havayı yumuşatmaya ve 31 Mart öncesi küstürdüğü seçmenin gönlünü almaya çalıştığını” kaydeden Coşkun, ancak bunun tek başına siyasi tercihte radikal bir değişiklik yaratabileceğini düşünmüyor. Atılan adımların ortamın yumuşatabileceğini, ancak Kürt seçmenin 31 Mart’tan önceki tercihini değiştirmeyeceğini belirten Coşkun’a göre, yapılan ziyaret Kürt oylarında radikal ve keskin bir dönüşüme sebebiyet vermeyecek.

Binali Yıldırım’ın "Kürdistan” ifadesini kullanmasını da değerlendiren Coşkun, “31 Mart öncesinde Kürdistan konusunda sert söylemlerde bulunan partinin şu an Kürdistan ifadesi kullanması ilginç bir durum” dedi.

Felat Bozarslan/ Diyarbakır

© Deutsche Welle Türkçe