"İki kişilik odalarda beş kişi kalıyor"

"Evleriniz yok mu, gidin."

Polis, İstanbul Kadıköy'deki Yoğurtçu Parkı'nda sabahlayan öğrencilere bu ifadelerle müdahale etmek istedi. Ancak "Evimiz olsa zaten buraya gelmezdik" yanıtını veren öğrenciler, eylemlerini hafta sonundan bu yana sürdürüyor.

Yüksek kiralar ve öğrenci yurdu kapasitesinin yetersizliği nedeniyle ev ya da yurt bulamayan öğrenciler, Türkiye'nin çeşitli illerinde "Barınamıyoruz" sloganıyla "uyuma" eylemlerini sürdürmekte kararlı. Pandemi önlemleri nedeniyle yaklaşık iki yıl sonra ilk kez yüz yüze eğitime başlayacak olan üniversite öğrencileri, eğitim görecekleri illere gittiklerinde karşılaştıkları tablo nedeniyle çaresiz.

Kiralar ise neredeyse iki katına çıkarken öğrenciye kiralık ev bulmak neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Toplam öğrenci sayısı 8 milyonu geçen ülkede devlete ait yurtların kapasitesi 700 binin altında.

"Barınma temel bir hak"

"Barınamıyoruz" hareketinin başladığı Yoğurtçu Parkı'nda grup adına açıklama yapan Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü 2'inci sınıf öğrencisi Yunus Emre Karaca, tepkilerinin abartılı olmadığı görüşünde. Karaca, "Keyfimizden sokaklarda yatmıyoruz. Milyonlarca öğrencinin ortak hikayesini anlatıyoruz" diyerek barınmanın temel bir hak olduğunu ve bu haklarını alacaklarını söylüyor.

Parkta sabahlayan öğrencilerden bir diğeri de Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğrencisi 1. sınıf öğrencisi Kemal Yılmaz. DW Türkçe'ye konuşan Yılmaz, "öğrencilere reva görülen evlerin insani şartlarda olmadığını" söylüyor ve şöyle devam ediyor:

"Artan kira fiyatları ve üniversitelerin açılmasıyla birlikte üniversite öğrencilerinin ev bakma telaşı başladı. Bu telaşla birlikte kiraların her gün git gide daha fazla zamlanmasıyla fahiş fiyatlara denk geldi bunlar. Bu yüzden insanlar kiralık evlere yerleşemedi. Şu anda üniversitesi açık olan ama bir evde barınamadığı için üniversitesine gelemeyen birçok öğrenci var."

Yılmaz, yurtlarda iki kişilik odalarda beş kişi kaldığını, buna rağmen yurtların yetersiz kaldığına da dikkat çekiyor. Yılmaz sözlerini  "Yurt kapasiteleri çok düşük. Bunun yanından yurtlar biraz daha şehirlerin dışında izole yerlerde kurulmuş durumda. Her 44 öğrenciden 1'i sadece yurda yerleşebiliyor. Bir ton sorun var. Yemek verilmiyor. Ulaşım için bir şey yok. 650 liralık burs, çıkarsa çok çok düşük bir ihtimal ya da kredi alıyor. 650 lira hiçbir şeylerine yetmiyor" diye sürdürüyor.

Eylem diğer illere yayıldı

İstanbul'da başlayan "Barınamıyoruz" eylemi başka şehirlerde de yankı buldu. Ankara, İzmir ve Kocaeli'nde de protesto gösterileri yapıldı. Gümüşhane'de bir öğrenci üniversitenin önüne bir yatak sererek sokakta uyudu. Ankara'daki eylemlerde ise 9 kişi gözaltına alındı. Sorgusu yapılan öğrencilerin tamamı daha sonra serbest bırakıldı.

Eylemler İzmir'de iki farklı yerde yapıldı. Aşık Veysel Parkı'nda arkadaşlarıyla birlikte geceyi parkta uyuyarak geçiren Ege Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisi Çayan Akbıyık, pandemi ile birlikte herkesin evleri boşaltıp ailelerin yanına döndüğünü ancak tekrar ev bulmak için okula döndüklerinden farklı bir manzara ile karşılaştıklarını ifade ediyor:

"Şimdi herkes ev arıyor. Bu talep ev yurt fiyatlarını yükseltti. Bu ücretleri karşılayamayanların sokakta kalması gibi bir gerçek durum oluştu."

Akbıyık, "İstanbul'daki arkadaşları görerek biz de İzmir'de başladık. Aşık Veysel Parkı'nda sabahladık, polisler geldi ama müdahalede bulunmadı. Buca'da da Hasan Ağa Parkı'nda eylem vardı. Polis buradaki öğrencileri ablukaya aldı ancak gözaltı olmadı" diyerek İzmir'deki son durumu da özetliyor.

Serkan Ocak

© Deutsche Welle Türkçe