Bankacılık Birliği'nin zemini hazır
19 Aralık 2013AB'ye üye ülkelerin maliye bakanları Brüksel'de uzun zamandır üzerinde tartışılan Bankacılık Birliği'nin hayata geçirilmesi kararı aldı. Birlik çerçevesinde 55 milyar euroluk bir fon oluşturulması ve bu fonla iflas tehdidi ile karşı karşıya olan veya zor durumdaki bankalara yardım edilmesi öngörülüyor. Hukuki detaylarının önümüzdeki şubat ayında açıklığa kavuşturulması beklenen düzenlemenin batık bankaları kurtarma operasyonlarının maliyetini vergi mükellefinin omzundan kaldırması hedefleniyor.
AMB tarafından denetlenecek
AB’ye üye ülkelerin maliye bakanları bankacılık sektörünün Avrupa Merkez Bankası'nın denetimine bırakılması konusunda uzlaşma sağlayarak Bankacılık Birliği’ne giden ilk halkayı tamamlamıştı. Ancak kurallara uymakta zorlanan bankaların nasıl denetleneceği ve gereklilik halinde nasıl kapatılacağını düzenleyen Ortak Çözüm Mekanizması (SRM) siyasi, hukuki ve teknik açıdan karmaşıklığı nedeniyle uzun tartışmalara neden olmuştu.
En çok tartışılan noktalardan biri ise bir bankanın kapatılması söz konusu olduğunda son sözün kime ait olacağı ve bunun için hangi hukuki esasların göz önünde bulundurulacağıydı.
Yeni düzenleme doğrultusunda 2014 yılından itibaren Euro Bölgesi'nde faaliyet gösteren 130 kadar büyük banka Avrupa Merkez Bankası tarafından denetlenecek. Denetleme biriminin bir bankanın kötü durumda olduğu, yeniden düzenlenmesi ya da tasfiye edilmesi gerektiği yönünde karar vermesi halinde ise Ortak Çözüm Mekanizması (SRM) devreye girecek.
Bu mekanizma, bankanın banka sahipleri, hissedarlar ve bankada belli bir miktarın üzerinde parası olan mudilerden sağlanan finansmanla yeniden düzenlenmesi için bir plan oluşturacak. Maliye bakanları Almanya'nın bu konudaki hukuki endişelerini gidermek amacıyla karar alma süreci içinse oldukça karmaşık bir model geliştirdi. Bu modele göre bir kararsızlık durumunda son söz AB Komisyonu'nun değil Avrupalı maliye bakanlarının olacak.
Avrupa banka denetimi biriminin de başkanlığını yapacak olan Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, modeli "fazlasıyla karmaşık" olarak değerlendiriyor. Atılması gereken adımların zaman gerektireceğini belirten Draghi, bir bankanın batma tehlikesi söz konusu olduğunda finans piyasalarını yatıştırmak ve durumun başka bankalara da sıçramasını engellemek için çok hızlı bir şekilde hareket edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Almanya'nın Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble ise aynı görüşte değil."Karmaşık olduğunu ben de biliyorum. Ancak eğer bağımsız 28 milletten siyasi ve ekonomik bir birlik ve 18 farklı para biriminden tek bir Avrupa para birimi çıkartmak için daha iyi bir fikriniz varsa, lütfen bunu benimle de paylaşın."
'Avrupa'nın en önemli projesi'
Bankacılık Birliği, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'ya göre Avrupa Birliği'nin en önemli projesi. Zira hedefi, olası yeni bir bankalar krizi yaşanması halinde kurtarma operasyonlarının maliyetinin vergi mükellefinin omzundan alınması. Ancak gelecekte, bankanın kayıplarının bir bölümünü sağlamak zorunda kalacakları için, hissedarlar ve yatırımcılar için risk faktörü ise artacak. Buna rağmen Schäuble Bankalar Birliği'nin ortak para birimi euronun güçlenmesini sağlayacağı görüşünde: "Bankacılık Birliği para birimimizin istikrarının başarılı bir şekilde sağlanması ve mali piyasaların Avrupa'daki karmaşık yapılanmalara karşın Avrupa para biriminin işlediği konusunda iknası açısından önemli bir adımdır."
Fon üzerinde uzlaşmaya varıldı
Avrupa Parlamentosu, Bakanlar Konseyi ve AB Komisyonu daha önce olası bir kriz halinde küçük tasarruf sahiplerinin 100 bin euroya kadarki mevduatlarının tamamen güvence altına alınmasına karar vermişti. Bu sayede, mevduat sahiplerinin hesaplarındaki paraya sadece 7 gün içinde ulaşabilmelerinin garantilenmesi, panik halinde hesaplarındaki parayı çekmek için bankalara akın ederek durumu daha da kötüleştirmelerinin önüne geçilmesi hedefleniyor.
Zor durumdaki bankalara gereken yardımı karşılaması öngörülen 55 milyar euroluk yardım fonu ise on yıl içinde banka paralarıyla toplanacak. 2016'da uygulamaya konması planlanan sistemin, önümüzdeki yıl Avrupa Parlamentosu’nun onayından geçmesi gerekiyor.
©Deutsche Welle Türkçe
Bernd Riegert / Banu Wöltje
Editör: Başak Özay