Balkanlar'da ekonomik kriz
10 Kasım 2009Küresel mali krizin neticeleri, sadece ekonomik değil, siyasi istikrarı da tehdit ediyor. İstatistiklere göre, Batı Balkanlar’daki en kötü sonuçlar, Bosna Hersek, Karadağ ve Makedonya’da görülüyor. Şu anda en istikrarlı durumda olan ülke Hırvatistan. Federal Alman Meclisi üyesi ve Güneydoğu Avrupa Topluluğu Başkanı Gernot Erler, Balkanlar'daki toparlanma sürecinin sekteye uğradığını belirtiyor:
“Bu oldukça üzücü çünkü 1990’lı yıllarda yaşanan şiddetli çatışmaların ardından, son yıllarda bir toparlanma süreci gözlemleyebiliyorduk. Ayrıca kısmen istikrarlı ve yüksek büyüme oranları da görülüyordu. Şimdi bir kaç ülkede büyük düşüşler görmek gerçekten elem verici.“
Sırbistan’da bir yılda 160 bin işsiz
Sırbistan’da ekonomik krizin sonucu olarak sadece on iki ayda 160 binden fazla kişi işsiz kaldı. Kredi talebi büyük bir şekilde azaldı. Daha önce kredi çeken Sırplar, borçlarını vadesinden önce bankalara ödemeye çalışıyor. Küçük ve orta dereceli işletmelere çok ağır koşullar altında kredi veriliyor. Sırbistan Merkez Bankası Başkanı Radovan Jelasic, kredi hacmindeki daralmanın tüketim açısından endişe verici olduğunu söylüyor:
“Gelecek aylarda olacaklar daha az problemli. Gelecek üç-beş yıl içinde, yeni bir ekonomik kalkınmanın en önemli itici gücünün ne olacağı üzerinde kafa yoruyoruz. Çünkü ücretler artık şu anki kadar artamaz, şu anki koşullar altında, bu kadar çok kredi de verilmeyecektir. Ayrıca, yabancı yatırımlar, bugünkü seviyenin altında kalacaktır.“
Krizden ancak ihracatı arttırarak çıkabileceklerini belirten Jelasic, bunun için makro ekonomik ve siyasi istikrar kadar altyapı modernizasyonunun da gerekli olduğunu kaydediyor.
Komşu ülke Hırvatistan’ın durumu da çok daha iyi değil. Dış borçlar 41 milyar euro civarında. Kamu idaresi reformları yerinde sayıyor, yolsuzluk başını almış gidiyor.
Bölgesel işbirliği vurgusu
Aslında her Güneydoğu Avrupa ülkesinin, enerji sektöründe faydalanılmayan potansiyele sahip olduğu belirtiliyor. Saraybosna merkezli Bölgesel İşbirliği Konseyi'nden Jelica Minic, krizden sonraki zamanlarda bölgesel işbirliğine ağırlık verilmesinin çok önemli olduğunu vurguluyor:
"Tek tek ülkelerin ne kadar çok cezbedici kaynaklara sahip olduğu fark etmez, onlar, özellikle büyük altyapı projeleri için çok küçük pazar konumundalar.“
“Türkiye'de para var“
Sofya'daki Piyasa Ekonomisi Enstitüsü'nün direktörü Krassen Stantchew ise iyimser konuşuyor:
"Sadece Bulgaristan için değil, tüm bölge için iyimserim. AB ve ABD’de, nihayet yeniden ekonomik büyüme başladı. Doğu’da ise her zaman para mevcut. Doğu’dan kastım, Rusya, Türkiye, Orta Asya, Ortadoğu ve Basra Körfezi.“
© Deutsche Welle Türkçe
Selma Filipović / Çeviren: Başak Sezen
Editör: Ahmet Günaltay