Ambalajıyla fark yaratan efsane markalar
Ambalaj, ürünün içeriği konusunda merak uyandırıyor, bilgilendiriyor ve çağın ruhunu yansıtıyor: Ambalaj herşey demek! Coca-Cola, Nivea ya da Persil.. Birçok ürün başarısını görünümüne ve ambalajına borçlu. Peki neden?
Coca Cola – Taklitçilere karşı markalaşma
Coca Cola, Amerikalı karikatürist Haddon Sundblom’un çizdiği “Sprite Boy”’u 1940’lı yıllarda dünya çapındaki reklam kampanyalarında ve tabii Almanya’da da kullanmaya başladı. Aslen Coca-Cola yerine sadece “Coke” adının kullanılması için bu çizgi karakter bulunmuştu. Coca-Cola daha en başlarda taklitçilerinden korunmak üzere markalaşmaya gitti.
Wrigleys – Ciklet deyince akla ilk gelen
Ciklet denilince akla çoğunlukla gelen ilk marka “Wrigleys”dir. Bu ünlü Amerikan markası çoktan cikleti çağrıştıran bir klasiğe dönüşmüş durumda. Wrigleys’in Nane Ferahlığı (Spearmint) ve Sulu Meyve (Juicy Fruit) çeşitleri 1893 yılında Amerikan piyasasında boy gösteren ilk cikletlerdi. 1950’li yılların ortasından itibaren Almanya’da da çok tutuldu.
Mavi, mavi, masmavi Nivea kutusu
Nivea da markalaşmayı başarmıştır. Bu cilt kremini gören müşteriler otomatikman kendine has bir kokusu olan mavi kutuyu anımsarlar. Nivea kremi 1911’de icat edilmiştir ve bu çağrışımı oluşturmak için piyasa uzmanları nesiller boyunca çalışmıştır.
Persil – Bir Alman marka klasiği
Kendi kendine temizleme özelliğine sahip ilk çamaşır detarjanı olan Persil milyonlarca ev kadınının işini kolaylaştırdı ve reklam tarihine de adını yazdırdı. Bir marka klasiği olan Persil 100 yaşın üzerinde. Ancak bu isim, savaş sonrasının Almanyası’nda kuşkulu bir şöhrete de ulaşmıştı. Nazi rejimiyle ilgisi olmayanlara -halk arasındaki kullanımıyla- “Persil-Belgesi” (“temiz belgesi”) veriliyordu.
Toblerone – Bir dağ çikolatası
Çikolata sevenler Toblerone’nun karakteristik üçgen biçimini Matterhorn dağından aldığını düşünürler. Bir başka görüşe göre de Paris’in ünlü Revü-Tiyatrosu “Les Folies Bergeres”den kırmızı-krem renkli kostümü olan dansçı kızları sanatsal bir piramit biçimi oluşturararak, Toblerone’e mankenlik yapmışlardır. Bu çikolata ilk kez İsviçre’nin başkenti Bern’de 1908 yılında piyasaya sürülmüştür.
Aspirin – Bir markanın büyüsü
Başı ağrıyan milyarlarca kişi hemen aspirine sarılır. Bu ismin ardında yatan ise asetilsalisilik asittir. Unutulmayanlar arasında sayılan bu ilacın tüm patent haklarının süresi çoktan dolmuş olmasına rağmen ticari cirosu hâlâ muhteşemdir. Şimdilerde yeşil-beyaz ambalajı olan aspirin her yerde reçetesiz olarak satın alınabilir ve tüm kıtalarda en çok satılanlar arasında yerini almıştır.
Apple – Yenilikçiliğin markası
Apple dünyanın en değerli markası olarak anılıyor. 2006 yılından bu yana değeri yüzde 859 oranında artmıştır. Bugün Apple ismi 153.3 milyar dolar değerindedir. Apple tröstü bu alanda dünyanın en iyi markalarından biri olan Google’ı bile geride bırakmıştır. Bilgisayardan akıllı telefona dek Apple denilince akla ilk olarak yenilikçilik ve kolay kullanımlı ürünler gelir.
Maggi – Bir İsviçre klasiği
Hepimizin yakından tanıdığı Maggi baharat karışımı dünyaca üne sahiptir. Afrika’nın en ücra köşelerinde bile o tamamen kendine özgü sarı etiketli kahverengi şişeyi bulmak mümkündür. Firmanın başarı öyküsü İsviçre’nin Kemptthal bölgesine, 1869’lara kadar uzanır. Şu anda Maggi, Nestle anonim şirketinin bir parçasıdır. © Deutsche Welle Türkçe