Alman basınından özetler
22 Mayıs 2012Avrupa liderleri ekonomik krizdeki Yunanistan'ı düze çıkarmak için çözüm arayışlarını sürdürüyor. Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden ayrılması konusu ise son zamanlarda daha sık tartışılmaya başlandı. Deutsche Bank Baş İktisatçısı Thomas Mayer'den ise ilginç bir öneri geldi. Mayer, Yunanistan'ı bu zor durumdan kurtarmak için "Geuro" para birimini önerdi. Offenburger Tageblatt gazetesi, konuyla ilgili şu görüşe yer veriyor:
“Yunanistan için yeni bir para biriminin ‘Geuro', ‘Drahmi' ya da başka bir şekilde adlandırılmasının hiçbir önemi yok. İsim sadece bir pazarlama yöntemi. Deutsche Bank, Yunanların yapısal reformlar sayesinde bir süre sonra yeniden Euro'ya dönebileceğini söylüyor ancak biz uzun zamandır şunu gayet iyi biliyoruz: Kapı her zaman kapalı kalır. Çoğu kişinin inanmak istediği gibi: Yunanistan Euro Bölgesi'nde tek örnek değil. Bu Akdeniz ülkesinden vazgeçildiğinde, finans piyasasının aktörleri kendilerine oynayacak yeni bir top arayacak ve ortak para birimi üzerindeki baskı daha da artacaktır. Peki ya sonra ne olacak? Seuro, Peuro ve belki en sonunda Feuro.”
Frankfurter Rundschau gazetesinin Euro krizinden çıkış önerilerine yer verdiği yorumunu dinliyoruz:
Kısa vadede şöyle bir durum rahatlama sağlayabilir: Sermaye yapısının yeniden düzenlenmesi için sürekli kurtarma mekanizmasının bankalara doğrudan para aktarmasına izin verilmesi. İşte o zaman gerçek bir Avrupa banka denetimi konusunda ilk adım atılmış olur. Ve kurtarma mekanizması, Avrupa Merkez Bankası'na doğrudan kredilere erişim imkanı verilirse, güven yavaş yavaş geri dönebilir. Şu anda tüm dünyanın Almanya'nın kriz yönetimi tasarruflarının başarısızlığa uğradığını gördüğü bir noktada, bir kez daha Fransız tavsiyelerine kulak vermenin zamanı geldi. Merlande, son bir güvenimiz daha kaldı.”
Sosyal paylaşım sitesi Facebook, borsada büyük işler yapacağı iddiasıyla geçen cuma günü New York Teknoloji Endeksi Nasdaq'da işlem görmeye başlamıştı. Ancak Facebook hisseleri sürekli değer kaybediyor. Die Welt gazetesi, konuyu yorum sütunlarına taşıyor:
“Amerikalılar, Facebook hisselerinin çöküşünü, borsaya girişinde olduğu gibi aynı coşkuyla kutluyor. Facebook, hâlâ beklenmedik bir ticaret fırsatı sunan bir firma. Hisselerin ne kadar dayanıklı olduğu ilk olarak birkaç hafta içinde değerlendirilebilir. Yine de hisselerin sürekli değer kaybetmesi, sosyal paylaşım sitesi için büyük bir imaj zedelenmesine yol açabilir. Ancak Facebook balonunun bir de iyi tarafı var. Çünkü bu hayal kırıklığıyla internet şirketlerine yönelik coşku da biraz hafifler. Piyasalar, büyük olasılıkla geçmiş teknoloji balonlarından çok şey öğrendi.”
Berlin'de yayınlanan Tagesspiegel gazetesi ise Alman hükümetinin enerji politikalarına ilişkin bir yoruma yer veriyor:
“Almanya, 2022 yılına kadar nükleer enerjiden vazgeçmeyi ve 2050 yılına kadar da elektrik ihtiyacının en az yüzde 80'ini yenilenebilir enerjilerden sağlamayı istiyor. Ancak şu anki koalisyon hükümetinin enerji dönüşümü konusunda ikna edici bir elçisi yok. Bu dönüşüm savunulsa bile her bakan farklı bir yönünü öne çıkarıyor. Hükümetin en büyük başarısızlığı enerji dönüşümü için vatandaşın ve ekonominin girişimlerini değerlendirmeyi bilmemesi. Çünkü onların temeli bu. Binlerce enerji kooperatifi işini çoktandır kendisi görüyor. Almanya'da 1991 yılında yürürlüğe giren yenilenebilir enerjilere ilişkin yasaların öncüsü sayılan ilk yasadan bu yana enerji dönüşümü tabandan tavana doğru gerçekleşiyor ve yerleşik enerji firmalarını hedef alıyor.”
© Deutsche Welle Türkçe
Derleyen: Başak Sezen
Editör: Başak Özay