2007'de Dolar'a taban Euro'ya tavan
19 Aralık 2007Kasım ayı sonlarında Euro kuru 1,50 Dolar sınırını zorlayarak, kaydi işlemler için tedavüle girdiği 1999 yılı ve ilk aşamada 12 ülkenin eski para birimlerinin yerini aldığı 2002 yılı sonrasının en yüksek değerini yakaladı.
Tahminler doğru çıkarsa 2008 yılının ilk yarısında Euro 1,60 Dolar sınırını da aşacak. Bu tırmanışın ihracatçı Avrupa şirketlerinin canını acıtacağına kesin gözüyle bakılıyor.
'Tırmanış sürpriz oldu'
Almanya’nın en büyük ticari bankası Deutsche Bank’ın baş iktisatçısı Norbert Walter, döviz kurlarındaki hareketliliğin ve öncelikle de Avrupa para birimindeki hızlı tırmanışın sürpriz olduğunu söylüyor. İkibuçuk ayda 1,40’tan 1,50 Dolar'a fırlayan Euro şu günlerde 1,44 Dolar çevresinde istikrara kavuşmuşa benziyor. Avrupa para birimi yılbaşından bu yana Amerikan doları karşısında yüzde dokuz, diğer önemli paralara göre de yüzde beş oranında değer kazandı.
Sarsıntının nedenleri
Dolar-Euro paritesinin geçirdiği sarsıntıyı, ABD ile Avrupa arasındaki faiz farkının kapanmasına bağlayan uzmanlar çoğunlukta. Amerikan Merkez Bankası gayrımenkul krizi yüzünden ana faiz oranını kısa aralıklarla üç kez düşürerek yüzde 4,25’e çekti. Ana faiz oranının yüzde dört olduğu Euro bölgesi makasın kapanmasından kârlı çıktı.
Dolar bölgesindeki yatırımların düşük faizler nedeniyle cazibesini kaybetmesi yatırımcı ve kreditörü, parasını ABD’den çekmeye zorladı. Dolar talebinin düşmesiyle Amerikan para biriminin baskı altına girdiğini belirten uzmanlara göre doların bir daha toparlanması kolay olmayacak.
ABD’de ekonomik durgunluk ve hatta resesyon tehlikesinden söz edildiği şu günlerde finans piyasasındaki kriz de Dolar'ı zayıflatıyor. Amerikan merkez Bankası’nın ana faiz oranını daha da düşürmesi mümkün.
Amerikan ödemeler dengesindeki astronomik açık doları hırpalayan bir diğer faktör. Ancak Euro’nun değerlenmesinin sadece dolar krizinden kaynaklanmadığı ve Euro’nun gücünün aynı zamanda bu para biriminne yöneltilen olumlu beklentileri yansıttığı da bir gerçek.
Dünya ekonomisinde risk faktörü
Avrupa Merkez Bankası’nın istikrar ilkesinden taviz vermeyen para politikası meyvelerini verirken, Euro’nun güçlenmesinin dünya ekonomisine zarar verebileceğini öne süren uzmanların sayısı artıyor. Değerlenen Euro ihracatçı Avrupa şirketlerinin kârlarını eritiyor. Alman otomotivciliğinin yıldızlarından BMW Üretimi ABD’ndeki tesislerine kaydırırken, Avrupa uçak endüstrisi Airbus da kur kaybı yüzünden girdiği zararı Avrupa dışında ucuz üretim tesisleri kurarak kapatmayı düşünüyor.
Büyüme hızı etkileniyor
Para birimindeki yüzde onluk değer artışı büyüme hızından yarım puan alıp götürüyor. Dolar bölgesinde kaybedilen pazar payları, petrol ihracatçısı ülkelerle Çin ve Hindistan gibi hızlı kalkınan ülkelerden gelen talep artışıyla şimdilik telafi edilebiliyor. Öte yandan güçlü Euro, başta petrol olmak üzere ithal mallarını da ucuzlatıyor.
Amerika’daki konjonktürel düzelmenin dengeleri yeniden kurabileceğini belirten uzmanlar, bu durumda Amerikan Merkez Bankası’nın faizleri arttırıp Dolar talebi yaratabileceğini hatırlatıyorlar.